TKP ‘Bu Bir Boykot Değil Siyasi Tutumdur’ Diyerek 23 Haziran Kararını Açıkladı: ‘Sandığa Gitmeyeceğiz’

TKP tarafından yapılan yazılı açıklama şöyle: 

“TKP’liler, 23 Haziran’da birçok kişinin huzursuz olduğu ancak şu anda sesini çıkarmadığı bu mutabakata mahkum olunmadığını göstermek, seçimden sonra ortaya çıkacak tehlikeli gelişmelere hazırlanmak, gericiliği legalleştirme uğraşlarına ortak olmamak için sandığa gitmeyecektir.

Bu bir boykot daveti değil, bir siyasi tavırdır. Partimiz, Türkiye’nin işçi insanlarının bu siyasi tavra 24 Haziran’dan itibaren daha fazla gereksinim duyacağı şuuruyla hareket etmektedir.

Türkiye Komünist Partisi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin iptal edilmesi ile birlikte, hiç vakit yitirmeden iptal kararının gayrımeşru olduğunu ve Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri olarak seçildiğini ilan etmiş ve 31 Mart seçimlerindeki TKP adayı Zehra Güner Karaoğlu’nun yinelenecek bir oylama için aday olmayacağını açıklamıştır.

Bu tavrın doğal uzantısı, 23 Haziran’daki hukuksuz seçimlerin boykot edilmesi, seçimlere her cins iştirakin reddedilmesidir. Ne var ki, seçimi kazanan aday ve onu destekleyen siyasi ittifak farklı bir tutum göstererek seçimlere katılma kararı almış ve tesirli bir boykotu fiilen olanaksızlaştırmıştır.

“Nasılsa bir daha kazanırız” münasebeti uygunsuzdur ve asıl sorunun üstünü örtmektedir. Türkiye açısından asıl sorun, İmamoğlu ya da Yıldırım’dan hangisinin kazanacağı değildir. Asıl sorun, genel oy hakkının açıkça gaspıdır ve bu hırsızlık ne yazık ki kabullenilmiştir.

Daha da berbatı, 23 Haziran’ın siyasi iktidarın topyekun sorgulandığı bir referanduma dönüşmemesi için hem AKP hem de muhalefet sistematik bir gayret göstermiş, 31 Mart’taki hukuksuzluğun mimarları ile olağanlaşmak için açık ve örtülü teşebbüsler sürat kazanmıştır.

Türkiye toplumu bir yandan iki aday etrafında bir taraflaşmaya mecbur bırakılırken bir yandan da siyasi iktidarın yıllardır uyguladığı laiklik düşmanı ve azgın piyasacı siyasetler iki adayın en besbelli mutabakat noktaları olarak dayatılmıştır.

Türkiye Komünist Partisi “İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’dur” derken onu ve temsil ettiği siyaseti değil, gelişkin bir adalet anlayışını savunuyordu. Bu anlayış, İmamoğlu’nun ve adayı olduğu ittifakın yinelenen seçime katılma kararını görmezden gelip tesirli bir boykot daveti yapmamamızın da temel nedenidir.

Fakat hem adalet anlayışımız hem de siyasi sorumluluğumuz, seçimlerin iptal kararına karşı takındığımız hali, yinelenen seçimlerde halkımıza dayatılan dinci ve piyasacı mutabakata karşı sürdürmeyi de mecburî kılıyor.

TKP’liler, 23 Haziran’da birçok kişinin huzursuz olduğu lakin şu anda sesini çıkarmadığı bu mutabakata mahkum olunmadığını göstermek, seçimden sonra ortaya çıkacak tehlikeli gelişmelere hazırlanmak, gericiliği yasallaştırma uğraşlarına ortak olmamak için sandığa gitmeyecektir.

Bu bir boykot daveti değil, bir siyasi tavırdır. Partimiz, Türkiye’nin işçi insanlarının bu siyasi tavra 24 Haziran’dan itibaren daha fazla gereksinim duyacağı şuuruyla hareket etmektedir.”

Türkiye Komünist Partisi
Merkez Komite