Binali Yıldırım Diyarbakır’da: ‘Atatürk’ün Davet Ettiği Temsilciler Ortasında Kürdistan Mebusu da Vardı’

Yıldırım konuşmasına Kürtçe, “Nasılsınız? Âlâ günler. Bayramınız kutlu olsun. Günümüz mübarek, geleceğimiz aydınlık olsun” diyerek başladı.

“Ama ortada bir bayramımız daha var. 2 bayram ortasında İstanbul bayramı var değil mi? İstanbul bayramına hazır mısınız? Diyarbakırlı hemşehrilerim İstanbul'da 23 Haziranda yeni bir zafere imza atayacak mıyız? Diyarbakır'a size geldim, dayanağınızı istemeye geldim. Diyarbakır her vakit bizim yanımızda oldu, inşallah bu sefer de yanımızda olacak. Aramızı hiç kimse açamaz. Ezelden beri kardeşiz. Hiçbirimiz hangi etnik kimlikten doğduğumuza karar veremiyoruz. Bu bizim irademizde, elimizde değil. Kimimiz Kürt, kimimiz Arap, kimimiz Türkmen, kimimiz Türk, kimimiz Laz, Çerkez, Abaza…Ne olursak olalım, kitabımız bir Kur'an-ı Kerim, kıblemiz bir Kabe-i Muazzama, Peygamberimiz bir Hz. Muhammed, dinimiz bir İslam. Hepimiz Müslüman ve kardeşiz. Kardeşliğimize ziyan veren kim PKK, değil mi?”

“Topraklarımıza gözümüz üzere bakacak mıyız Diyarbakır? Bu topraklarda biz et ve kemik üzereyiz. Asırlardır bir ve birlikte yaşadık. Sevinçte de tasada da bir olduk. Ancak hiçbir vakit bu ülke ve topraklar üzerinde operasyon yapanlara kalkanlara prim ve yol vermedik. Bunu da en hoş halde Diyarbakır, Mardin, Şırnak, Batman, Doğu ve Güneydoğu vilayetleri yaptı. İstiklal gayretini başlatırken, Ankara'da Büyük Millet Meclisi'ni toplayan Gazi Mustafa Atatürk'ün davet ettiği millet temsilcileri ortasında Kürdistan mebusu da Lazistan mebusu da vardı. Anadolu'nun her tarafından temsilci vardı. Onun için bizi birbirimizden ayırmaya çalışanlara, kardeşliğimizi bozmak isteyenlere asla prim vermeyeceğiz. İnadına bir, birlikte, iri, canlı kardeş olacağız, birlikte Türkiye olacağız inşallah. Bu topraklar hepimize kâfi. Bu hoş ülke hepimize kâfi. Paylaşacak o kadar şeyimiz var ki ayrışacak hiçbir şeyimiz yok.”