Allah var mı, Allah yok mu. Gelin hep beraber Allah’ın var olduğunun kanıtını okuyalım. Tıp, bilim, fen Allah’tan nasıl bahseder
Bir yaratıcının olduğunun mantıki izahını yapmak kimisi için görmediği bir şeye inanmak gibi yorumlayabilir. Örneğin ışınlanma var diyorlar ama mantıklı gelmeyebilir. Allah’ın da varlığı size garip gelebilir. Ancak bu konuyu iki şekilde tartışmak doğru olacak. Allah var mı, Allah yok mu. Gelin hep beraber Allah’ın var olduğunun kanıtını okuyalım. Yazımızın en altında Allah’ın var olduğunu çürüten tezler başlıklı paragrafı okuyabilirsiniz.
Allah’ın varlığını inkar etmek bizi rahatlatacak mıdır? Tam tersine bu anlayış bizi bir boşluk içine düşürecektir. Niye, neden, nasıl, kim için yaşayacaksın? Ölümden sonra hayatın ne olacak? Eğer başka hayat yoksa, bize verilen sonsuzluk duygusunun ve ebedi yaşamak arzusunun karşılığını nerede bulacağız? Bu durumda böyle duygular bize niye verildi?
Bir harf bile katipsiz olmaz iken, insanın ve evrenin sahipsiz olacağını nasıl düşünebiliriz? Ayrıca bir şeyi yapan usta bile yaptığı şeyin türünden değildir. Örneğin saatı yapan saat türünden, harfi yazan da harf türünden değildir. Şu halde bizi ve evreni yaratan da bizim ve evrenin türünden olmaması gerekir.
İslam, hiçbir zaman, hiçbir meselede fenne ters düşmemiş, bilakis onu teşvik etmiştir. Dini kaynaklar, bunun güzel örnekleriyle doludur. Allah’ın iki kitabı vardır: biri Kur’an-ı Kerim’ dir ki, “kelam” sıfatından gelir, diğeri kainattır ve “kudret” sıfatının eseridir.
İlim adamları, dine inansalar da, inanmasalar da kainat kitabını okumakta ve yaratanın eserlerini tefsir etmektedirler. Fabrika sahibini tanımadan çalışan işçiler gibi! Her fen, kendine has bir dil ile mütemadiyen Allah’tan bahsediyor. Mesela, botanik ilmi, bize bir ağacın özelliklerini anlatır. Ağacın topraktaki gıdaları nasıl aldığını, yapraklara kadar nasıl taşıdığını, meyvelerin nasıl meydana geldiğini, büyümenin ne şekilde olduğunu gösterir. Böylece, karşımıza hücrelerden oluşan, kökü, gövdesi, dalı, yaprağı, çiçeği ve meyvesiyle mükemmel bir makine çıkar. Üstelik de canlıdır.
Tıp ilmiyle anlaşıldı ki, vücudunun dışı gibi, içi de harikalar harikası. Tonlarca kan pompalayan kalbi, yemekleri kolayca sindiren midesi, kan temizleme makinesi olan akciğerleri, kilometrelerce uzunluktaki damarları, daha bilmem nesi ve nesiyle gerçek bir şaheser. Heykel, heykeltıraşını göstersin de, tıp ilmiyle mükemmelliği anlaşılan insan vücudu ustasını tanıtmasın, mümkün mü?
Bilimin tanrısal, doğaüstü, metafizik, inançlara dayalı açıklamaları reddediyor olmasının nedeni, ateistik doğası veya dine karşı bir başkaldırı içinde olması değildir. Kanıtlanabilir gerçekler bilimdir. Bilim bir olguyu ya da yaşanmışlığı matematik, fen, felsefe, fizik, kimya gibi dallarla açıklarken din ya da ilim bunu doğaüstü/ispatlanamaz gerçeklerle sunar. Dolayısıyla bilim allahı reddetmez ancak bilimsel kanıtlarla tezlerini çürütebilir.
Bilim ile dinin çelişmesi gerekmez. Bilim, dünya ile ilgili bilgiyi deney ve gözlemlerden edinmektir. Dünya bilgisinin dünyayı gözleyerek edinileceğini kabul eden bir din anlayışı elbette bilim ile çelişmez. Şu şekilde çelişmesi mümkündür; bir din ilk insanı betimlerken (adem ile havva) bilim ilk insanın kemiğini sergiyle ispatlar bilim insanları bu kemiğin hangi yüzyıla ait olduğunu belirler. Bu iki çelişki olabilir. Din dünyanın bigbang patlaması sonucu olduğunu yazmayabilir ancak bilim bunu ispatlar.
Ateizm nedir:
Ateizm, tanrının ya da tanrıların varlığına olan inancın yokluğudur. Bu fikir akımına dahil olanlara “ateist” denir.
Deizm nedir:
Deizm veya yaradancılık, din, peygamber veya vahiy aracı olmaksızın bireyin akıl ve gözlem yoluyla Tanrı’ya olan inancını esas alan bir felsefi görüştür.
Teizm nedir:
Teizm ya da tanrıcılık, tanrı veya tanrıların var olduğu inancıdır.
Panenteizm nedir:
Panenteizm, diyalektik teizm veya kamusal tanrıcılık, panteizmde olduğu gibi Evren’in kendisinin Tanrı olduğunu, panteizmden farklı olarak da ilk devindirici olan Tanrının Evren ve tüm varlıkları özünden yarattığını ve Evren’e aşkın, Evren’in bilincinde mutlak ve değişmez bir varlık olarak egemen olduğu inancıdır.
Agnosteizm nedir:
Agnostisizm (Türkçe: Bilinemezcilik), ilahi veya doğaüstü varlıkların bilinmediğini, bilimsel olarak ispatlanamadığı ve gözlemlenemediğini, bu yüzden bilinemez olduğunu savunan felsefi fikir akımıdır. Bu fikir akımının destekçilerine agnostik (bilinemezci) denir.
Bunlara ek olarak Bilinmeyen dinler, inanışlar – Farklı dinler yazımızda ilginizi çekebilecek çok ilginç dinlerden bahsettik.