TBMM Lideri Şentop'tan Hazreti Mevlana'yı Anma Törenleri'nde manalı ileti

Şentop, Mevlana Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Hazreti Mevlana'nın 747. Vuslat Yıl Dönümü Milletlerarası Anma Törenleri'ndeki konuşmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın programları nedeniyle Konya'ya gelemediğini söyledi.

Çin'den tüm dünyaya yayılan ve bütün insanlığı etkileyen global salgın sürecinden geçildiğini anımsatan Şentop, bu türlü bir vakitte ve atmosferde, Hazreti Mevlana'nın bu dünyadan ayrıldığı günü yad etmenin bir iftihar ve memnunluk vesilesi olduğunu vurguladı. Şentop, Konya'nın bu sıradışı yeryüzü köşesinin "kalpgahı" pozisyonunda bir kent olduğuna işaret ederek Mevlana'nın da bu kentin, coğrafyanın ve dünyanın gönül erlerinden biri olduğunu belirtti.

Şentop, Mevlana'nın sultanları etkileyen bir sultan olduğunu belirterek "Bir sufi lakin bu dünyaya veda ettiği günde sırf Müslümanların değil Hıristiyanların ve diğer inanç mensuplarının da feryat ettiği bir sufi. Onu kimi uzman araştırmacılar, 'insanlık tarihinin en büyük mistik şairi' olarak kabul ediyor. Kanaatimce Mevlana, şairliğin ötesinde bir hüviyete sahip. Şiir onun elinde, fikirlerini ve prensiplerini iletmek için bir edebi form. Onun bütün kelamlarının temelinde ilahi sevgi, insanın hakikat arayışı ve sevgili Efendimize bağlılık, İslam'ın iyilik ülkesinde bir var ve teslim olma şuuru var." diye konuştu.

Şentop, dünyadaki 130 Mevlevi tekkesinin estetik, nezaket, letafet ve adabı muaşeretin deveran ve merkez üsleri olarak pahalı bir mektep ve medrese fonksiyonu gördüğünü anlattı. Yaşadığı çağı aşarak yüzyıllar sonrasında da kelamlarıyla dijitalleşmiş kalplere bile dokunan, çağdaş karanlıklar içinde ışıldayan Mevlana'nın mana çiçeklerinin doğu ve batının ruh dünyasında açmaya devam ettiğine işaret eden Şentop, şöyle konuştu:

"Çağımızda, insan takatini aşan bilgi yığılmasının, öteki deyişle enkaz ya da çöpünün altında kalan ve sayısal bir data haline getirilmek istenen insanın, zihin ve ve kalp seyahati için, Hazreti Mevlana'nın bir 'içsel navigasyon' fonksiyonundan kelam edebileceğimizi düşünüyorum. Son yıllarda bütün hakikatin tepetaklak edilmeye çalışıldığı kimi bölgesel ve global yanlışlara şahit oluyoruz. Bu yanlışların bir kısmı, terörle kurulan destekleyici bağlar tabanında. Bir kısmı güçsüz, fakir insanlara ve topluluklara zulüm biçiminde. Bir kısmı ise barış ve iyilik dini olan İslam'ı, onun aziz Peygamberini ve Müslümanları şeytanlaştırmak isteyen sefil yaklaşım ve hareketler biçiminde gerçekleşiyor."

Şentop, geçmişte bütün bir uygarlığı talan eden, yakıp yıkan Moğolların bugün de değişik ve çağdaş modellerinin, Doğu'da ve Batı'da tarih sahnesine çıkmaya çalıştığını vurgulayarak şöyle devam etti:

"Bırakınız onlar sonlarımızın çabucak ötesindeki terör kümelerini açıktan desteklemeye devam etsinler. Bırakınız onlar arabulucu kisvesi altında bir işgali 30 yıl ayakta tutmaya çalışsınlar. Bırakınız onlar Akdeniz'deki eli kanlı askeri işbirlikçilerinin toplu katliamlarını desteklesinler. Bırakınız onlar kendi halkını katletmekten çekinmeyen diktatörlere sırayla kırmızı halılar serip silah satmaya devam etsinler. Bırakınız onlar bombalarla, savaş uçaklarıyla, kitlesel cinayetlerle güçsüz bölgelere demokrasi götürdüklerini söyleyedursunlar. Bırakınız onlar, sadece daha fazla sömürü uğruna daha fazla yıkım yapmayı tercih etsinler. Bırakınız onlar müttefiklik savlarını daima ve açıktan sabote etsinler, bırakınız onlar yurdundan sökülmüş milyonlarca mülteciyi konutundan uzakta alayla, şiddetle, acımasızlıkla karşılayıp sığındıkları teknelerde mevtin karanlık sularına terketsinler. Bırakınız onlar bu dünyayı her manada biraz daha yaşanmaz hale getirmek için talan etmekten çekinmesinler. Biz işimize bakalım sevgili dostlar."

Şentop, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının başladığı andan itibaren Türkiye'nin, bütün dünya devletleri ve halkları için fedakar, merhamet dolu bir tavır sergilediğini aktardı. Hazreti Mevlana'nın "Merhamette güneş üzere ol" kelamlarını hatırlatan Şentop, şunları söyledi:

"Kimseye kabalık etmek istemem ancak o süreçte kimi devletlerin diğer devletlere ilişkin sıhhat eserlerine el koymaları, kimi devletlerin birbiriyle çatışmaya girmeleri ve birtakım devletlerin çaresizlik içinde yardım bekleyip birebir siyasal blokta yer almalarına karşın uğradığı haksızlıklarla ilgili sitemleri hatırımızdadır. Bu toprakların kurucu bilgeleri, Balkanlardaki varlığımızı ve buradaki ruhu mayalayan Horasan erleri, Alperenler, Yesevi'den Yunus'a, Hacı Bayram ve Hacı Bektaş Veli'den Mevlana Celaleddin'e bize pahalı bir miras bıraktılar. O miras şudur, 'İnsanlık için düşünmeyi de hesaba katan güzel insan olma sorumluluğu.' Bu sorumluluk ruhuyla hala STK'larımız ve devletimiz güçsüzlere, muhtaçlara, felakete uğrayanlara, darda kalmışlara merhamet ve güzellik elini uzatmaya devam ediyor ve inşallah kıyamete kadar da devam edecek."

Konuşmaların akabinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu üyeleri sema ayini cra etti.

Kovid-19 önlemleri kapsamında sonlu davetlinin yanı sıra 11 ülkeden 35 gazetecinin izlediği programa, Konya Valisi Vahdettin Özkan, AK Parti Genel Lider Yardımcısı Leyla Şahin Usta, Konya Büyükşehir Belediye Lideri Uğur İbrahim Altay katıldı.