International Cat Care tarafından yapılan araştırma, kedi sahiplerinin yalnızca yüzde 38’inin kedilerini düzenli aralıklarla sağlık kontrolüne götürdüğünü ortaya koydu. Bu eğilimin temel sebepleri arasında ise hayvan sahiplerinin kedilerini veteriner ziyaretine götürmeye çalıştıklarında yaşadıkları zorluklar olduğu açıklandı. Klinisyen Veteriner Hekimler Derneği (KLİVET) Başkanı Veteriner Hekim Tarık Akan, tüm canlıların kaliteli yaşam hakkının evrensel olduğunu ve tüm sorumluluğu sahibine ait olan, taleplerini sadece davranışlarıyla anlatabilen kedilerin sağlığı için düzenli veteriner hekim kontrolünün şart olduğunu belirtti.
Bu kapsamda KLİVET iş birliğiyle Royal Canin Türkiye’nin hayata geçirdiği ‘Kedinizi Veteriner Hekimine Götürün’ farkındalık kampanyası ile ilgili de bilgi veren Akan, kampanya ile evcil hayvan sahiplerinin kedileri için düzenli sağlık kontrolleri planlamasının teşvik edildiğini söyledi.
Düzenli kontrolden geçirilmeyen kediler risk altında
Veteriner hekimine götürülmeyen ya da gidemeyen yavru kedilerin sağlık açısından tehlikelerle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Akan, kedilerin farklı yaşam evrelerinde en çok karşılaştığı sağlık sorunları hakkında şu bilgileri verdi:
“Evinde bir kedi ile yaşayacak olan kişilerin bu gibi konuları önceden incelemeleri çok önemli. Kedilerin anneleriyle ne kadar zaman geçirdikleri onların tüm yaşamlarında, özellikle de aşılamaya kadar geçirdikleri zamanda, bağışıklıklarını birebir etkiler. Bu sebeple annelerinden ayrıldıktan sonra ilk olarak paraziter ve viral sorunlarla karşılaşabilirler. İlk hekim ziyaretinde yavru kedinin genel sağlık taraması yapılır ve kedinin ailesine gereken bilgiler aktarılır. İlk periyotta ne sıklıkta hekim ziyaretigerektiği ile ilgili bilgi verilir. Aşılama programı yapılır ve bu paraziter ilaçlama akabindeki aşı programı, kedinin hastalıklardan korunması için en önemli faktördür. Bu programın uygulanamadığı ya da hekime götürülmeyen ya da gidemeyen yavru kediler büyük tehlikelerle karşı karşıya kalırlar. Paraziter ve viral hastalıklar bağışıklığı oluşturulmamış bu yavruları adeta avlarlar.”
Beslenme kaynaklı sağlık sorunları 6 yaşından sonra kendini gösteriyor
Genç kedilerin karşılaştıkları sorunların genelde merakları ile ilgili olduğuna vurgu yapan Akan, “Yabancı cisim yemeleri, yüksekten düşmeleri, sıkışmaları, evden kaçma sonucu oluşan enfeksiyon ve yaralanmaları, iyi beslenmemiş kedilerde sindirim sistemi problemleri en sık rastladığımız sorunlardır. Bu durum 6 yaşa kadar sürer. 6 yaşından sonra artık orta yaş ile birlikte önceki iyi ya da kötü beslenmenin olumlu ya da olumsuz faturalarını görmeye başlarız. İdrar yolu, böbrek, sindirim sistemi, deri, karaciğer sorunları bu yaşlar itibariyle artık kendini göstermeye başlar .Kardiyolojik, solunum sistemi, iskelet ve kas sistemiyle ilgili sorunlar, görme ile ilgili sorunlar, duyma ile ilgili sorunlar kendini gösterir” diye konuştu.
Hastalıkların erken teşhis edilmesi hayat kurtarıyor
Hastalık semptomlarının erken teşhisinin her zaman hayat kurtardığını ve bu sorunların erken çözümünün düzenli veteriner hekim ziyaretleriyle mümkün olduğuna dikkat çeken Akan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hekim, belirli periyotlarla yapacağı fiziksel ve diğer muayene yöntemleri sayesinde kedilerin yaşayacağı muhtemel problemleri daha sorun ortaya çıkmadan yakalar ve kedilerin yaşam kalitesi düşmeden bunları engellemeye çalışır. Eğer düzenli hekim ziyaretleri yapılmazsa hayvan sahipleri kediler hasta olmadan, hatta hastalık ilerlemeden bunu göremezler. Çoğu zaman kedilerin hastalığı dönüşümü zor hale geldikten sonra veteriner hekimine götürülür ve o noktada işimiz çok zor olmaktadır. Örneğin böbrek problemi yaşayan bir hastanın semptomları ortaya çıktığında artık böbrek fonksiyonlarının yüzde yetmişi kaybedilmiş olabilir.”
Kedide iştah kaybı varsa dikkat!
Kediler için yeme alışkanlığı yani iştahın en belirleyici faktörlerden biri olduğunu belirten Akan, “Yemek yemeyen bir kedinin hekime götürülme hızı 24 saati geçmemelidir. İkinci güne kaldığında birçok sistem eş zamanlı bozulmaya başlamış ve dönüşümü zor bir yere doğru gitmiş olabilir. Kedilerin tüyleri, patileri, bakışları, hareketleri de hasta olduğunun sinyallerini verir Tanı için önce kedilerin hekime götürülmesi gerekir. Bu, en önemli adımdır. Kedi, hekimle buluştuysa hastalığın tanısı artık çok kolay hale gelir. Önemli olan vakit kaybetmeden hekime ulaşmaktır. Geçen her saat kedinin sağlıklı bir yaşam sürmesi için aleyhine işlemektedir” ifadelerini kullandı.
Kedi sahipleri veteriner klinik ziyaretlerini nasıl kolaylaştırabilir?
Kedi psikolojisi ve davranışı açısından kedisini veteriner hekime götürme konusunda zorluk yaşayan hayvan sahiplerine önerilerde bulunan Akan, “Genel itibariyle doktora giden her çocuk gibi, kediler de hekim ziyaretlerinden hoşlanmazlar. Bunu daha da travmatik bir hale getirmemek gerekir. İlk sorun kedilerin taşıma kutusuna yerleştirilmesi ile ilgilidir. Bunu kavga döğüş haline getirirseniz kediniz siz daha hekim ziyaretini aklınızdan geçirdiğiniz anda en kuytu köşeye geçerek tırnaklarını bilemeye başlayacaktır. Bunu engellemenin yolu, taşıma kutusunun her daim ortada olması ve mümkünse içine girip çıkacağı şekilde olmasıdır. Yani sadece hekime giderken ortaya çıkarsa ona girmek istemeyecektir. Taşıma kutusunun rahat olması, yeterli hava alıyor olması, aracınızda emniyet kemerine bağlanabiliyor olması, kendini güvende hissedeceği şekilde olması çok önemlidir. Taşıma kutusuna girdikten sonra derhal hekime gidilmelidir. Saatlerce taşıma kutusunda kalan bir kedinin sonrasında tekrar o kutuya girmek istememesi de çok doğaldır. Hekimden önceden randevu alınmış olması, taşıma kutusunda geçireceği zamanı azaltacaktır. Ya da hekime gidildiğinde başka kediler ve köpeklerin olduğu bekleme salonunda geçirilerek süre de kediler için taşıma kutusuyla bağdaştıracaktır. Kedilerin çok zeki canlılar olduklarını ve bu bağdaştırmanın bir sonraki sefer size sorun olarak geleceğini lütfen unutmayınız. Kedinizin kutusuna girmekten hoşlanmadığı ve sizinle fiziken mücadele ettiği durumlarda bir havlu yardımıyla kedinizi alarak taşıma kutusu yukarı bakacak şekilde havlu ile dik olan kutuya yukarıdan yavaşça bırakmak işinizi kolaylaştıracaktır. Soruna değil nasıl oluştuğuna odaklanılmalı. Kedilerin neden kutuya girmek istemediği konusunda empati yapmak ve sorunu oluştuğu noktadan çözmek daha doğru olacaktır” diye konuştu.