Düğün yapmayı planlayanlar ve kapora vermiş olanları yakından ilgilendiren bir konu da verilen kaporanın geri alınıp alınamayacağıdır meselesi... Düğün yapmak için bir yıl öncesinden rezervasyon yaptıran ve kapora yatıran, pandemi nedeniyle düğünlerini yapamayan çiftler ile aileleri, ödedikleri kaporalarını alamıyorlar. Ancak tüketici kanunları, evlenecek çiftlerden yana.

Pandemi nedeniyle düğün salonları kapatılmış ve 1 Temmuz'da tekrar açılmıştı. Ancak koronavirüs önlemleri nedeniyle salonların yarı kapasite de düğün yapmasına izin verildi. Bu durum karşısında pek çok çift, düğünleri iptal ederek, salonlara verdikleri kaporaları iptal etmek istedi.

Elif Çanak'da o mağdurlardan biri. Elif Çanak, 20 Eylül'de Faruk Korkut ile dünya evine girecekti. 28 Şubat'ta yemekli bir düğün organizasyonu için Sarıyer'de bulunan bir salon ile anlaştı. Ancak pandemi nedeniyle çift düğünden yapmaktan vazgeçerek, sadece nikah yapmak istedi. Fakat 50 bin liralık düğün organizasyonu için ödedikleri 6 bin liralık kaporayı geri alamadı. Çift ise çareyi Tüketici Hakem Heyetine başvurmakta buldu.

Düğün salonu mağduru Elif Çanak yaşadıkları süreci şu sözlerle anlattı:

"28 Şubat'ta düğün yeri ile anlaşıp sözleşme imzaladık, 20 Eylül 2020 tarihinde düğünümüz gerçekleşecekti. Fakat koronavirüs ve pandemi ilan edilmesiyle biz de 6 Haziran'da sözleşmemizi iptal etme kararı aldık. Düğün yeri ile görüşmeye gittiğimizde, kendileri bu sebeplerin onlar için geçerli olmadığını, sözleşmede böyle bir şeyin yer almadığını ve şahsımıza kaporanın iade edilmeyeceğini bildirdiler.

Biz de hukuki sürece başvurarak Tüketici Hakem Heyetine başvuru yaptık. Onlar savunmalarını yaptı, biz de gereğini bekliyoruz. Bize 'Kurallar dahilinde, az davetliyle de olsa gerçekleşecek bir organizasyon, biz her türlü, her şeyi karşılayacağız, plastik tabak çanak gibi' dediler.

Ayrıca enteresan şekilde fikrimizi değiştirmek için bize 'Bundan sonra gerçekleşecek bazı düğünlerde maske takılmayacağını düşünüyoruz, insanların artık uygulayacaklarını sanmıyoruz çünkü bu bir düğün organizasyonu' da dediler.

İnsanların sağlığı söz konusu olduğundan biz hiç tereddüt etmeden iptal ettirmek istedik. Fakat fesih sözleşmesini yerine getirmeyerek kaporamızı vermediler, mağdur ettiler, avukatlarına yönlendirdiler. Şu anda onlarla muhatabız."

"KAFALARINA GÖRE YAZDIKLARI BİR FESİH SÖZLEŞMESİNE DAYANARAK BİZİ MAĞDUR ETMEYE DEVAM EDİYORLAR"

Çanak, "6 bin TL kaporamız vardı. Zaten düğün ücreti ile ilgili anlaşmıştık 50 bin lira olacaktı tutar. 6 bin lirayı geri vermediler. Gönül ister ki biz de düğün yapalım ama evi tutmuş bulunduk, her şeyi buna göre ayarladık, o yüzden nikaha çevirmek durumunda kaldık.

Bir yandan eşyalar, ev kurma telaşı ve ikimiz de çalışıyoruz, bu durumda bir de bununla uğraşıyoruz. İşin enteresan tarafı gittiğimiz bütün avukatlar yapılanın tamamen hukuka aykırı olduğu, bununla ilgili 16 Mart'ta yayınlanmış bir genelge olduğunu ve bu genelgeyle benim haklarımın yani tüketici haklarının devlet tarafından koruma altında olduğunu söylüyorlar.

Bu insanlar kural tanımaz bir şekilde kendi kafalarına göre yazdıkları bir fesih sözleşmesine dayanarak bizi mağdur etmeye devam ediyorlar" şeklinde konuştu.

SÖZLEŞME YAPMAYANLAR İÇİN DE ÇÖZÜM VAR

Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, düğün salonu mağduru çiftler ve ailelerin kaporalarını geri alabileceklerini belirtiyor. Sözleşme yapmayanlar için de çözüm olduğunu belirten Ağaoğlu, "Taraflar arasında yazılı sözleşme olmayabilir. Böyle bir durumda benim tavsiyem, düğün sahipleri derhal faks, e-posta, iadeli taahhütlü posta gibi mektup gibi salon işletmecisine şartları da belirten ve bu sözleşmeden mücbir sebeple caydıklarını bildiren bir yazılı ihtar göndersinler" dedi.

"DÜĞÜN SALONU SAHİBİ YANLIŞ YAPIYOR"

Düğün yapmaktan vazgeçen çiftlerin, salonlara ödedikleri kaporaları nasıl geri alabileceklerini aktaran Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, şunları söyledi:

"Düğün sahipleri, gerekse düğün salonu işletmecileri birbirilerinden tazminat talep edemezler. Çünkü ortada mücbir sebep var. Yalnız burada işaret noktası 1 Temmuz. 1 Temmuz'da kurallar kondu ve bu kurallara göre sözleşme yapmışsa vatandaş, düğün salonundan vazgeçtiği takdirde elbette ki sözleşmede söz edilen tazminatı düğün salonu sahibine verir.

1 Temmuz'dan önce, pandemiden önce rezervasyon yapmış ve bu rezervasyon tarihi 1 Temmuz'dan sonrasını da kapsıyorsa, düğün sahibi de cayma hakkını kullanırsa salon işletmecisinin ondan para istemeye hiç hakkı yok.

Neden yok? '15 Temmuz'du gün, o gün zaten serbest bırakıldı' diyemez. Düğün sahibi salonu 800 kişilik tutmuştur ancak devletin bugün getirdiği kurallarla o salon 400 kişi alacaktır. Böylelikle hizmet ayıplı hale gelmiştir.

Ayıplı hale geldi ama bundan düğün salonu sahibinin sorumluluğu yok. O halde taraflar birbirilerinden tazminat istemeden sözleşmelerini sonlandırabilir, varsa kaporalar iade edilir. Anlaşırlarsa da devam ederler. Ama baskı kurarak 'senin kaporanı yakarım' diyen düğün salonu sahibi yanlış yapıyor."

SÖZLEŞME YAPILMADIYSA

Ağaoğlu, düğün sahipleri ve salonlar arasında sözleşme yapılmadığı durumlar için ise tüketicilere şu uyarıda bulundu:
"Taraflar arasında yazılı sözleşme olmayabilir. Böyle bir durumda benim tavsiyem, düğün sahipleri derhal faks, e-posta, iadeli taahhütlü posta gibi mektup gibi salon işletmecisine şartları da belirten ve bu sözleşmeden mücbir sebeple caydıklarını bildiren bir yazılı ihtar göndersinler.

Bunu noterden gönderebilecekleri gibi faks, e-posta, iadeli taahhütlü mektupla da gönderebilirler. O mektup artık sözleşme yerine geçecektir. Düğün salonu sahibinin vereceği cevaba göre de olay hukuki süreçte ilerleyebilir. 1 Temmuz'dan önce yapılmış mücbir sebep nedeniyle ertelenebilir."