Çok Sayıda Şikayete Karşın: Tecavüzden Yargılanan Akademisyene İhraç Talebi Kabul Edilmemiş

Ankara Üniversitesi Cinsel Taciz ve Atağa Karşı Takviye Ünitesi (CTS) Koordinatörü Prof. Dr. Gülriz Uygur, kliniğinde veteriner tabip Ç.B.'ye tecavüz ettiği savıyla tutuklanan, sonra tahliye edilen Prof. Dr. Hasan B. hakkındaki inceleme raporunu rektörlüğe gönderdiklerini söyledi. Prof. Dr. Uygur, Hasan B. hakkında geçmişte de öğrencilerinden cinsel taciz şikayetleri geldiğini tespit ettiklerini belirterek, “Üniversite bu kişi hakkında ihraç talebinde bulunmuş ama üniversitenin bu kararına karşı çıkılmış, kabul edilmemiş” dedi.

Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Öğretim Üyesi Hasan B, geçen Nisan ayında kendisine ilişkin hayvan hastanesinde çalışan veteriner Ç.B.'ye tecavüz ettiği teziyle tutuklandı. Hasan B., bir müddet cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildi. Üniversitenin CTS ünitesi, öğretim üyesinin isminin karıştığı olayla ilgili inceleme başlattı. Hasan B.'nin ders verdiği Veteriner Fakültesi'nde araştırma yapan CTS, tespit ettiği bulguları bir rapor halinde rektöre sundu.

CTS Koordinatörü Prof. Dr. Gülriz Uygur, CTS olarak yaptıkları incelemede Veterinerlik Fakültesi’nde yaşanan sorunları ele aldıklarını, öğretim üyeleri ve öğrencilerle görüştüklerini söyledi. Uygur, “Ama öğrenci olarak doğal görüşebildiğimiz arkadaş sayısı çok az oldu. Bunu da anlayabiliyoruz, yani onlar da rahat olarak gelip konuşamıyorlar, birçok telaşları var. Bu türlü bir raporumuz hazırlandı, onu da rektör beyefendiye sunduk. Bu rapor çerçevesinde nelerin yapılması gerektiğine dair tekliflerimiz de oldu, şikayetlerimiz de oldu. Yani birçok şeyi bu rapor çerçevesinde ortaya koyup, harekete geçirdik” açıklamasında bulundu.

Fakültede olayı soruştururken Hasan B. ile ilgili daha evvel yapılmış bir soruşturmaya ilişkin belgeleri da incelediklerine işaret eden Prof. Dr. Uygur, kelam konusu soruşturmanın içeriğinin öğrencilerin cinsel taciz içerikli şikayetlerinden oluştuğunu lisana getirdi. O periyotta şikayetler ile ilgili soruşturma yapan Ankara Üniversitesi'nin Hasan B. hakkında ihraç talebinde bulunduğunu anlatan Uygur, “Üniversite bu kişi hakkında ihraç talebi vermiş daha öncesinde. Lakin üniversitenin bu talebine karşı çıkılmış, kabul edilmemiş ve bu kişinin en fazla cezayla cezalandırılacak biçimde yine misyonuna dönmesi sağlanmış, hasebiyle geçmişte baktığımızda üniversitenin bu kişi hakkında ihraç kararı var. Yani öğrencilerden gelen şikayetler kelam konusu. Öğrencilerden gelen direkt doğruya kelamlı şikayetler formunda olmuş. Üniversite gerekli soruşturmaları onlarla ilgili yapmış, orada incelediğimiz belgelerde rastgele bir açık göremedik” dedi.

Prof. Dr. Uygur, tecavüz suçlamasıyla tutuklanan Hasan B.'nin tahliye edildiği haberini aldıklarını da belirterek, “Tahliye kararı hepimizi şaşırttı ve bu manada hepimiz de neden tahliye kararı olduğunu anlamaya çalıştık. Zira daha evvel iki defa tahliye talebi hakim tarafından reddedilmişti. İki sefer hakim tarafından reddedilen tahliye talebi, neden bir anda bayram öncesi kabul edildi? Onun için herhalde çok güçlü nedenler olması gerekiyor, bunları bilemiyoruz şu an olağan ancak biz başından beri üniversitenin CTS ünitesi olarak mağdur arkadaşın yanında yer alacağımızı, yargılama sürecinde de onu yalnız bırakmayacağımızı beyan etmiştik. Artık bu beyanımız çerçevesinde mağdur arkadaşımızın avukatlığını üstlenen avukat arkadaşlarla birlikte hareket ediyoruz. Onların yanında biz de duruşmada yer alacağız mağdur arkadaşımızla beraber” diye konuştu.

Rektöre sundukları raporda cinsel taciz olayının mağdurlarının çeşitli korkular nedeniyle ortaya çıkıp, şikayette bulunmak istemediklerine dikkat çektiklerini belirten Gülriz Uygur, “İşte bu olay da gösterdi, başka olaylar da gösterdi, kimse fazla gelip şikayet edemiyor. Çeşitli endişeleri var, bunları da anlamak mümkün. Not tasası var, 'nasıl mezun olacağım' kaygısı var, aile korkusu var. Dolayısıyla bir kişi cinsel taciz yahut saldırı iddiası ile ortaya çıkınca toplumda biliyoruz ki fazla beğenilen karşılanmıyor yahut fazla ön yargılı davranılıyor, bu türlü bir şey var. Bunun değişmesi lazım. Bu durumdaki bu tıp pürüzleri ortadan kaldıracak, algıyı değiştirecek, geleneği değiştirecek formda üniversite içerisinde çalışmalar yapmak ve bunun yanında da bilhassa şikayet edeni, şahitleri güçlendirici biçimde, onları güvenlik altına alıcı formda normlar oluşturmak, bunları yapmak zorundayız” dedi.