Cem Yılmaz “Penis Küçültme Ameliyatı” Oldu

Ünlü Komedyen Cem yılmaz 1999 yılında penis küçültme operasyonu geçirdi. Röportajında bahsettiği ameliyat hakkında diyalog aşağıdaki gibi gerçekleşti. Cem Yılmaz, 1999 yılında cinsel organını 5 santim küçülttüğünü itiraf etti. Geçtiğimiz günlerde geçirdiği rahatsızlıktan dolayı gösterisini iptal eden Cem Yılmaz, bir gün sonra İbrahim Selim’in Zorlu PSM’deki Touche salonundaki programına konuk olarak katıldı.

Özkök yazısında söyleşinin şu bölümlerini paylaştı:

“-Hayatınızda hiç estetik operasyon yaptırdınız mı?

99 yılında bir penis küçültme operasyonu yaptırdım

-Büyük geçmiş olsun. Ne kadar küçülttünüz?

Yani bir 5 santim falan ama sonra öğrendim ki ben gözümde büyütüyormuşum

-Yani biraz erken aldırmışsınız. Buna şaşırdık.

Büyütmeye şaşırmıyorsunuz da küçültmeye niye şaşırıyorsunuz

-Başka hiç yok mu yani…

Öyle yağ aldırma, kulak küçültme gibi bir estetik yaptırmadım. Zaten hepsini yaptırmaya kalksam öyle bir param yok. Onun yerine içimi güzelleştirdim. İnsan biriktirdim. Seri katil gibi mesela. Jeffrey Dahmer gibi. Bahçesinde 8 ceset bulunuyor, ‘İnsan biriktirdim’ diyor.

-Kadınlardan komedyen çıkmıyor diye bir şey söylenir. Kadın komik var mı?

Var tabii. Ama bu yapabilmekle ilgili bir sorun değil. Tercih meselesi de var. Bir filozof şöyle demişti: ‘Kadınlar güldürmeyi tercih etmezler. Onların başka cazibeleri vardır. Erkekler olmayan bazı şeylerini telafi etmek için güldürmeyi kullanırlar’. Yani komiklik yapan erkek daha fazla ya etrafta. Bundan dolayı söylüyorlar. Kızlar tenezzül etmiyorlar böyle şeylere.

-Yani kızlar nasılsa sonra ben güldürürüm onu diye mi düşünüyorlar.

(Gülerek) İyi de önce güldür. Başta güldürmek değil ki mesele. Sonunda da güldür. O zaman daha kıymetli. Yani ben mesela buna çok dikkat ederim. Hep derler ya ‘Kadınlar kendilerini güldüren erkeklere bayılırlar’. Ne ki şimdi bu? Benim sorumsa şu: Kadınlar kendilerini güldüren erkeklere bayılırlar da, ne zaman ve nerede güldüren erkeklere bayılırlar? Yani bazı erkekler aslında kadını anlattıkları şeye değil kendi düştükleri duruma güldürürler.” (Kahkahalar…)”