CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla iki ayrı video konferans toplantısı gerçekleştirdi. İlk olarak 19 farklı ilde görev yapan öğretmenlerle daha sonra da atanamayan öğretmenlerle görüşen Kılıçdaroğlu, sorun ve talepleri dinledi, çözüm önerilerini anlattı.
Eğitimin sorunlar yumağı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, önceliğin atama bekleyen öğretmenlerin bekledikleri 60 bin kişilik kadronun doldurulması olduğunu, bu konuda üzerlerine düşen her şeyi yapacaklarını söyledi.
Kılıçdaroğlu, 3600 ek göstergenin çıkması halinde en az 100 bin öğretmenin emekli olacağına işaret ederek, "Şu anda '3600 ek gösterge çıkacak' diye emekliliğini doldurduğu halde emekli olmayan çok sayıda öğretmen var" ifadesini kullandı.
"MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI EĞER İMKANI OLSA ZATEN 60 BİN KİŞİ DE 70 BİN KİŞİ DE KADROLU ÖĞRETMEN ALIR"
Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Milli Eğitim Bakanlığı eğer imkanı olsa zaten 60 bin kişi de 70 bin kişi de derhal kadrolu öğretmen alır. O zaman soru şu; Milli Eğitim Bakanlığının önündeki engel nerede? Milli Eğitim Bakanlığının önündeki engel Hazine ve Maliye Bakanlığı, çünkü kadrolar oradan tahsis ediliyor. Kadrolar tahsis edildikten sonra ilgili bakanlıklar bu kadroları kullanabiliyorlar. Hazine ve Maliye Bakanlığı mali olarak çok zor durumda olduğu için bu kadroları vermiyor. Daha düşük ücretlerle ücretli öğretmen veya sözleşmeli öğretmen gibi normalde bir okulda olmaması gereken aynı dersi veren öğretmenler arasında farklı ücret, farklı standart olmaması lazım."
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, devletin Sayıştay'ın belirlediği 138 bin öğretmen açığını rahatlıkla giderebileceğini aktardı.
Köy okullarının yeniden açılması, öğretmenin toplumun bütün dokularına hitap etmesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, kırsalda, ilçede, ilde öğretmenin bulunmasının önemine işaret etti.
"HAKİMLER VE SAVCILARIN NASIL AYRI BİR YASASI VARSA ÖĞRETMENLER İÇİN DE OLSUN"
Öğretmenin bir süre sonra bulunduğu yerin kanaat önderi konumuna geldiğini, insanların bir sorunla karşılaştıklarında bunu aşmak için öğretmene danıştığını anlatan Kılıçdaroğlu, "CHP olarak öğretmenlerle ilgili şöyle bir düşüncemiz var. Onu da atama bekleyen öğretmenler olarak sizin bilginize sunayım. Şimdi öğretmenlik Devlet Memurları Kanunu içinde yer alıyor. 'Öğretmen' diye değil, 'devlet memuru' sayılıyor öğretmenler. Hakimler ve savcıların nasıl ayrı bir yasası varsa öğretmenler için de ayrı bir meslek kanununun olması lazım. Öğretmenlik mesleğini klasik devlet memurluğundan ayırmamız lazım. Çünkü öğretmen sürekli olarak kendisini bilgi olarak beslemek zorunda" değerlendirmesini yaptı.