15 Temmuz'a giden süreçte 17-25 Aralık! Erdoğan'ın tarihi diyaloğu

FETÖ'nün 17-25 Aralık yargısal darbe teşebbüsünün üzerinden 7 yıl geçti. Bu kumpasta başarılı olamayan FETÖ daha sonra Seyahat Parkı ve 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle hedefine ulaşmaya çalıştı lakin yeniden başarılı olamadı. Hürriyet gazetesi muharriri Abdülkadir Selvi, 17-25 Aralık'ta başlayarak 15 Temmuz'a kadar devam eden süreci çarpıcı ayrıntılarıyla anlattı. Selvi'nin "15 Temmuz’a giden süreçte 17-25 Aralık" başlıklı yazısı şöyle:

 

15 Temmuz darbe teşebbüsüne giden yolun en değerli kilometre taşlarından biriydi 17-25 Aralık.

Yargı üzerinden yaptıkları darbe teşebbüsü başarılı olamayınca son olarak altın vuruş yapıp, TSK’daki güçlerini harekete geçirdiler. Biz ona 15 Temmuz darbe teşebbüsü diyoruz. 17-25 Aralık’ın gerçek yüzünün yazılamadığını düşünüyorum. Fakat 15 Temmuz’u anlamak için 17-25 Aralık’a bakmak gerekiyor. Artık unsur madde paylaşacağım öncesi ve sonrasıyla bu müdahaleler, FETÖ’nün darbe zincirinin birer halkaları.

 

17 ARALIK ÖNCESİ

1)Ergenekon’la gayret sürecinde FETÖ, herkesin korktuğu, sindiği, operasyonel bir güç haline geldi.

2) 2010 referandumundan çıkan yüzde 58 evet oyunu kendi hanesine yazan FETÖ, siyasi olarak değerli bir güç elde etti.

3)2011 seçimlerine giderken FETÖ’nün talimatıyla 100-110 ortasında FETÖ’cü,
AK Parti’den milletvekili aday adayı oldu. TARİHİ DİYALOG

4) Milletvekili listelerinin hazırlandığı dönemde Erdoğan ile bir genel lider yardımcısı ortasında şu diyalog yaşanıyor:

“Erdoğan: Gülen cemaatini nasıl değerlendiriyorsun? Genel lider yardımcısı: Benim tanıdığım kadarıyla bu yapı ikiye ayrılıyor. 1. Tabanda çok samimi olarak hizmet edenler. 2. Üstte istihbaratçıların, polisin, savcıların hâkim olduğu kirli yapı. Erdoğan: Sence Fetullah Hoca bunların hangisinin içinde yer alıyor? G.B.Y.: Onu bilemeyeceğim. Erdoğan: Fetullah Hoca o kirli yapının tam göbeğinde yer alıyor. Hoca, o kirli yapının liderliğini yapıyor.”

5) Erdoğan, 2011 seçimlerinde İlhan İşbilen ve Muhammed Çetin’i aday gösterdi. Ancak vilayet teşkilatlarından müracaat edenlerle bir küme FETÖ’cünün milletvekili olduğu anlaşıldı.

Dershaneler tartışmasının başlaması üzerine onlar da FETÖ’nün buyruğuyla AK Parti’den istifa ettiler.

FETÖ’NÜN BİRİNCİ ATAĞI

FETÖ’nün yargı üzerinden Erdoğan’ı tasfiye atağının birincisi, 7 Şubat 2012 tarihinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın söze çağrılmasıydı. Erdoğan’ın sıhhat sorunu nedeniyle operasyon geçireceği saatte FETÖ’cü savcı Sadrettin Sarıkaya, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı arayıp “İfade vermek üzere makamıma bekliyorum” dedi. Fidan gitse tutuklanacaktı. Erdoğan geciktiği için şimdi operasyona girmemişti. Kendisine ulaşılan telefondan Hakan Fidan’a “İfade vermeye gitme” dedi. Maksat, Hakan Fidan üzerinden Erdoğan’a ulaşmaktı. Sadrettin Sarıkaya bir gün sonra arandığında ise Pensilvanya’dan çıktı.

GEZİ’Yİ DESTEKLEDİLER

Seyahat olayları 28-29-30 Mayıs tarihlerinde bir etraf olayı olarak devam ederken, FETÖ’cülerin çadırları yakmasıyla birlikte iktidara yönelik bir reaksiyona dönüştü. Türkiye’ye yayılan hareketler günlerce sürdü.

DERSHANE KARARIYLA SAVAŞ İLAN ETTİLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ulusal Eğitim bakanlarını atarken birinci talimatı, “Dershaneleri kapatın” olmuştu. Lakin bir türlü başarılı olamamıştı. Erdoğan, dershanelerin kapatılması konusunda her şeyi göze alınca, FETÖ’nün yayın organları savaş ilan ettiler.

17-25 ARALIK DARBE TEŞEBBÜSÜ

FETÖ, 15 Temmuz darbe teşebbüsünden evvelki en kıymetli atılımını 17-25 Aralık’ta yaptı. FETÖ’nün lokal seçimlerden evvel mart ayı içinde yapmayı planladığı operasyonu, dershaneler tartışmasının öne çektiği anlaşıldı. FETÖ, 17 Aralık’ta sabaha karşı düğmeye bastı. Uzun uzun anlatacak değilim. Lakin 17-25 Aralık’ın amacı neydi?

17-25 Aralık operasyonu için hazırlanan iddianamelerde Başbakan Erdoğan için “Dönemin başbakanı R. Tayyip Erdoğan” yazıyordu.

İşte evrakı:

FETÖ’cülerin hazırladığı iddianamelerde Erdoğan için, “Örgüt başkanı Recep Tayyip Erdoğan” tanımı yapılıyordu.

İşte evrakı:

17-25 Aralık’ta maksat neydi?

Onu da FETÖ’cü savcı Celal Kara, Cumhuriyet gazetesinde Can Dündar’la röportajında açıklamıştı: “1 Numara Erdoğan’dı.”

Gaye, yargı üzerinden Erdoğan’ı toplamaktı. Reza Zarrab davasında Türkiye aleyhine tanıklık yapan FETÖ’cü polis memuru Hüseyin Korkmaz’ın bilgisayarında müfettişlerin yaptığı incelemede, FETÖ’cü polislerin ortalarında yaptıkları yazışmada “Kabineyi toparlayacağız burada” denildiği ortaya çıktı.

Amaç, “1 numara” dedikleri Erdoğan’ın bileğine kelepçe vurmak ve “Kabineyi toparlayacağız burada” dedikleri üzere hükümeti düşürmekti.

16 Aralık’ı 17 Aralık’a bağlayan gece, Vatan Emniyet’in koridorları “Onun bileğine kelepçe takacağım” diye meydan okuyan FETÖ’cü polis şefinin sesiyle çınlıyordu.

ERDOĞAN YOK

Zekeriya Öz ise 17-25 Aralık belgeleri üzerine çalışan bir savcıya, “Abi seni severiz. Âlâ bir savcısın. Lakin Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin geleceğinde yeri yok. Hesabını ona nazaran yap” demişti.

BİRİNCİ İSTİFA EDEN HAKAN ŞÜKÜR’DÜ

2011 seçimlerinde 100’ü aşkın FETÖ’cünün AK Parti’den milletvekili olmak istemelerinin nedeni dershaneler sürecinde anlaşıldı. FETÖ’cü milletvekilleri AK Parti’den istifa etti. Birinci istifa eden, dershaneler konusundaki yaklaşıma karşı olduğunu belirten eski futbolcu Hakan Şükür oldu. Parlamenter sistem olduğu için FETÖ’nün 70-75 civarında milletvekilini Meclis’e sokup, dershaneler sürecinde olduğu üzere 70-75 milletvekilini AK Parti’den istifa ettirip, hükümeti düşürmeyi hedeflediği o vakit anlaşıldı. Ama Erdoğan önceden bunu görüp milletvekili listelerinde tedbir aldığı için “siyasi darbe girişimi” başarılı olamamıştı.

‘ONE MINUTE’ İLE BAŞLADI Başbakan Erdoğan ile bakanların telefonlarının dinlendiğinin ortaya çıkmasından sonra bir şey daha tespit edildi. Dinlemelerde geriye yanlışsız gidildiğinde FETÖ’nün Erdoğan ve bakanları dinlemeye 2009’da başladığı tespit edildi.
Neden 2009? Başbakan Erdoğan, 29 Ocak 2009 tarihinde Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’e, “one minute” çektikten sonra Erdoğan’ın kalemini kıran Yahudi diyasporası, ihaleyi bugünler için Pensilvanya’da besledikleri FETÖ’ye vermişti. “One minute” üzerine, “Türkiye’yi bilmeyiz fakat AK Parti bitmiştir” sözünün ne olduğunu bu olaylar ortaya çıkınca anladık. FETÖ’nün, Erdoğan’ı devirmek için ağır bir halde sesli ve imajlı kayıtları almaya o vakit başladığı ortaya çıktı. BAŞBAKAN’IN MESKENİNE BÖCEK YERLEŞTİRMİŞLER

Başbakan’ın meskeninde ve Başbakanlık konutunda “böcek” bulunmasıyla yumağın ucu yakalanmıştı ancak gereğince üzerine gidilemedi. 28 Aralık 2011 tarihinde Başbakan’ın Subayevleri’ndeki meskeninde, bunun üzerine 30 Aralık’ta Başbakanlık konutunda yapılan aramalarda dinleme aygıtları bulundu. Lakin gereğince ilerleme sağlanamadı.