Şule Çet'in Hayatını Kaybettiği Plazada Keşif Yapıldı, Avukat Sordu: 'İç Çamaşırı Nerede?'

Ankara'da geçtiğimiz 28 Mayıs'ta kuşkulu biçimde hayatını kaybeden Şule Çet için plazada keşif yapıldı. Mahkemece yapılan keşifte hem 20'nci kattaki ofis hem de Çet'in düştüğü yer incelemeye alındı. Çet'in ailesinin avukatı Onur Tatar polise, olay yeri inceleme grupları ve savcıya kıymetli kanıt olduğunu belirterek şu soruyu yöneltti: "Külot ve bayan pedi nerede? Tecavüz bulgusunu ispatlayabilecek en değerli kanıtlardan bir tanesi neden kayıp?"

Gazi Üniversitesi öğrencisi Şule Çet'in, geçen yıl 28 Mayıs'ta saat 03.50'de plazanın 20'nci katından düşerek, hayatını kaybetmesiyle ilgili Çağatay Aksu (34) ve Berk Akand'ın (33) 'cinayet', 'nitelikli cinsel saldırı' ve 'hürriyeti tehdit' cürümlerinden tutuklu yargılandıkları Ankara 31'inci Ağır Ceza Mahkemesi, evvelki duruşmada olay yerinde keşif yapılmasını kararlaştırdı.

Çankaya ilçesi Mevlana Bulvarı'ndaki plazada yapılan keşfe sanıklar getirilmedi.

DHA'nın aktardığı bilgiye nazaran, plazada, mahkeme heyeti ile taraf avukatları hazır bulundu. Heyette ayrıyeten, İsimli Tıp Kurumu'ndan bir uzman, bir inşaat mühendisi ve o gece olay yerine gelen polis takımından bir polis memuru da yer aldı.

Olayın yaşandığı plazadaki ofis katında inceleme yapıldığı sırada dava belgesine giren bilgiler ışığında mahkeme lideri, uzmanlara sorular da sordu.

Heyet, taraf avukatlarına da kelam vererek argümanlarını dinledi. İnceleme sırasında Çet’in düştüğü tez edilen pencere önündeki sehpanın pozisyonunun belirlendiği, ayrıyeten iki pencere ortasındaki uzaklığın ve pencere uzunluklarının ölçüldüğü belirtildi. Heyet daha sonra Çet’in düştüğü yere inerek, inceleme yaptı. Yaklaşık 2,5 saat süren keşifin akabinde mahkeme tutanak tutarak, plazadan ayrıldı.

Avukattan 'İç çamaşırı nerede?' sorusu.

Şule Çet'in ailesinin avukatları basın mensuplarına açıklama yaptı. Avukat Onur Tatar, sanıkların da keşifte hazır bulundurulmasını istediklerini lakin güvenlik gerekçesiyle getirilmediğini söyledi. Avukat Tatar, "Şule Çet'in düştüğü yerde üzerinde bulunan külot ve bayan pedi hala bulunamadı, bulunamıyor. Bizler daha evvelki celsede tecavüz bulgusunu ispatlayacak maddi kanıtları bu evrak tarafından ortaya koymuştuk. Lakin Türkiye’deki her yurttaşın hukuk güvenliği bakımından kanıtların sağlıklı bir halde toplanması gerekir. Polis memuruna bilhassa sorduk bu soruyu. Olay yerine kendisinden sonra gelen takım, olay yeri inceleme grubu ve soruşturma amiri olan Cumhuriyet Savcısı, otopsi teknisyeni ve isimli tıp vazifelisi, bu külot ve bayan pedi nerede? Tecavüz bulgusunu ispatlayabilecek en değerli kanıtlardan bir tanesi neden kayıp? Bunun sorumluları bunun hesabını vermek zorundalar diye düşünüyorum" dedi.

'Rapor hazırlayan akademisyenlere müsaade verilmedi.'

Avukat Tatar, daha evvel kendileri tarafından rapor hazırlatılan Mersin Üniversitesi Akademisyeni Prof. Dr. Hakan Kar ve Erciyes Üniversitesi İsimli Tıp Profesörü Çağlar Özdemir'in keşifte yer almasına mahkemenin müsaade vermediğini lakin mahkemenin incelemesinin akabinde bu uzmanların olay yerinde inceleme yaparak rapor hazırlayacaklarını belirtti.

Erciyes Üniversitesi'nden Çağlar Özdemir ve Mersin Üniversitesi'nden Hakan Kar'ın hazırladığı eksper raporunda, genç kızın sol ayakkabısının sağ kolunun altında, sağ ayakkabısının ise sol ayağının 155 santimetre ilerisinde bulunduğu belirtilerek, "Düşme durumunda yerle temas ile sol ayaktan fırlayan ayakkabının sağ dirsek altında kalma mümkünlüğü bulunmadığından Şule Çet'in ayakkabısının bedeninden evvel yere düştüğü açıktır. Bu durum olağan bir intihar davranış örüntüsüne ve sürecin olağan akışına aykırıdır" denilmişti.